Please click for English.
Bu yaz tatilimde, tatil yapmadım. 6 haftalık bir laboratuvar stajından sonra 6 hafta da Ankara Üniversitesi Hematoloji Bilim Dalı’nda bulunma imkanına sahip oldum. Bu deneyim beklentilerimin çok üstünde iyi ve verimli geçti. Nasıl gittim, neler yaptım ve öğrendim sizlerle kısa kısa paylaşmak istiyorum.
Ankara Ü. Eczacılık Fakültesi’nde kanser araştırmaları yapan bir laboratuvarda yaptığım stajın son günlerine gelirken tatilimin geri kalanında ne yapacağımı düşündüm ve ders çalışmakla başka bir staj yapmak arasında kaldım. Bir arkadaşımın da önerisiyle staj yapmaya karar verdim ve yeni stajın klinikte olmasını istedim. Ailem Ankara’da olduğu için yine Ankara’da devam etmek istedim. Dinamik bir klinikte, zamanımı yoğun bir şekilde geçirmek istediğim için Ankara Tıp Fakültesi Hematoloji bana cazip göründü. İnternet sitesinden tek tek öğretim üyelerini inceledim, yakın zamanlı yayınlarına ve öz geçmişlerine baktım. Açıkçası profesörlerin çok fazla klinikte olmayacağını düşündüğüm için doçent olan hocalara daha ayrıntılı baktım ve yanında staj yapılacak en doğru hocanın Doç. Dr. Selami Koçak Toprak olduğunu düşündüm.
Attığım mailde kendimi tanıttım, daha önce neler yaptığımı, neden hematolojide staj yapmak istediğimi yazıp CV’mi de ekledim. Bir saat içerisinde olumlu cevap vermesi ve o günün ardından yüz yüze görüşmemizden sonra sevinçli bir şekilde diğer hafta staja başladım fakat bu kadar yoğun olacağını tahmin etmiyordum. Laboratuvarda günlük beş saat civarı bulunurken klinikte günlük sekiz-dokuz saat dolu dolu geçiyordu.
Klinikte
Hasta öyküsünün alınmasında, fizik muayene esnasında, günlük vizitlerde ve konseylerde yani bütün aşamalarda hocamın yanında bulundum. Pek çok kitabi bilgi öğrendim ve kısaca yazacağım fakat çok daha değerli olan belki de hekim olarak geleceğimi, karakterimi oluşturacak insani ve bilimsel bir yaklaşım öğrendim. Benim asıl hedefim buydu ve gerçekleştirebildiğim için mutluyum.
Beni bir diğer mutlu eden olaysa, klinikte bir laboratuvar sonucundan hareketle yeni bir retrospektif çalışma yapmamız oldu. Bu çalışmada ikinci isim ben olarak 45. Ulusal Hematoloji Kongresi’ne “Yeni Tanı Kronik Lenfositer Lösemi Hastalarında Tanı Sırasındaki CD49D Ekspresyonunun Hastalığa Özgü Başka Parametrelerle İlişkisi” adlı çalışmamızı gönderdik ve E-Poster olarak kabul edildi. İlerleyen zamanlarda bu çalışmanın yayını da olabilir. Gönderdiğimiz çalışmamızın sonuçlarından yeni bir fikir de doğdu fakat bu çalışmaya stajımın bitmesinden dolayı katılamıyorum.
Bir diğer güzel kazanım ise klinikte hocamız bir ilacın yanıtının ciltte ve lenf nodunda farklı yanıta sebep olduğunu söyledi ve bu bilgi bana ilginç çok ilginç geldi. İlacın etki mekanizmasından muhtemel sebepleri düşündüm ve iyi bir proje olabileceğine karar verdik. İlerleyen dönemlerde bu alanda bir şeyler yapabiliriz diye düşünüyorum.
Bu süreçte klinisyenlerle temel bilimde çalışan bilim insanlarının ortak projede bulunsalar ne kadar değerli işler ortaya koyabileceklerine şahit oldum. Bu alanda ülkemizin çok eksik olduğunu düşünüyorum. Gün geçtikçe önemini arttıran translasyonel tıp dediğimiz laboratuvardan kliniğe uzanan süreçlerin iyi bir klinisyen-temel bilimci çalışma ortamıyla mümkün olacağını düşünüyorum. Yakın zamanda umarım gereken adımlar atılır. Benim içinse bilim insanı/hekim olma arzularım yeniden alevlendi.
Peki neler öğrendim ?
-Hastaların sadece kendi alanımızla ilgili hastalıklarını değil gördüğümüz muhtemel diğer hastalıklarının da olabileceğini söyleyip, ilgili bölümlere nazik bir not yazarak yönlendirmek gerektiğini gördüm. Yani gerçekten, hastanızı başka bir hekime yönlendirirken kısa bir not yazmak zor olmamalı.
-Ne olursa olsun hastayla sakince konuşmanın ve önemli detayları kaçırmadan dinlemenin teşhis ve tedavide önemli yer tuttuğunu gördüm.
-Yaşına, durumuna bakarak hastayı yönlendirmeden gerçekçi olmalı ve bundan sonra hastanın kararına saygı duyulmalı.
-Fizik muayenenin önemini üç senedir tıp fakültesinde sürekli duyuyoruz fakat gittiğimiz acil servislerde, kliniklerde uygulamaya çok şahit olmuyoruz. Staj sırasında gelen hastaların fizik muayenesi esnasında hastalar o kadar doktor gezdik böyle bir şeyi ilk defa siz yapıyorsunuz diyen hastalara şahit oldum. Fizik muayeneyi biraz öğrendiğimi fakat önemini çokça öğrendiğimi söyleyebilirim.
Yaklaşımdan Sonra Gelelim Bilgilere
Öğrendiğim bazı bilgileri de kısaca paylaşmak istiyorum:
-Erkeklerde ve postmenapozdaki kadınlarda demir eksikliği anemisi olmaz!!! Anemi varsa altında yatan sebepler incelenmelidir. Demir vererek göndermek belki de yaşlı bir multiple myelom hastasından iyi bir doktora gidene kadar bir iki yılını çalmak demektir. Genç kadınlarda ise anemi görülebilir ve tedavi verilmektedir.
-Aspirin ağrı kesici değildir. Her dozu farklı bir etkiye sahip olup ciddi problemlere yol açabilir. Doktorun önerisi haricinde kullanılmamalıdır.
-Her kanser hastasında tedavi gerekir diye bir durum yok. Evre 0, 1 kronik lenfositer lenfoma hastalarında tedavisiz bir şekilde izlenebildiğini gördüm.
-Kronik myeloid lösemi hastalarında bir tirozin kinaz inhibitörü sayesinde ilaç aksatılmadığı sürece normal bir yaşam mümkün.
-Kemik iliği biyopsisi öncesi tok olmak gerekiyor.
Polisistemiya vera için Jak2 mutasyonu önemlidir fakat her hastada görülmez. Tanıyı kesinleştirmek için kemik iliği biyopsisi yapılmalıdır.
-Demir ilacı açken kullanılmalıdır çünkü emilim tokken düşüyor. Fakat tolere edilemiyorsa tok olarak kullanılabilir.
-Multiple Myeloma için CRAB: Kalsiyum yüksekliği, Renal yetmezlik, Anemi, (Bone) Kemik lezyonları.
Son Olarak
Son gün hocalarımla güzel bir yemek yedik ve benim için çok şey öğrendiğim, karakterimin olumlu olarak değiştiğini düşündüğüm 6 haftayı geride bıraktım. Kliniğe biraz soğuk bakıyordum fakat bu stajdan sonra klinisyen olmadan sadece laboratuvarda olmanın beni yeterince tatmin etmeyeceğini anladım. Geleceğe daha net bakmamı sağlayan bu tecrübe benim için önemliydi ve her tıbbiyelinin müfredat dışında da kendisine yatırım yapması gerektiğini düşünüyorum.
Gelecek yaz yine güzel bir deneyim kazanmayı ve buradan duyurmayı umuyorum.
3 thoughts on “HEMATOLOJİDE 6 HAFTA”